Deneysel Modellerde İlaca Bağlı Hepatotoksisite

Abstract
İlaca bağlı karaciğer hasarı (DILI), genellikle çeşitli ilaçların veya diyet takviye ürünlerinin toksik dozlarına maruz kalındığında meydana gelen karaciğer hasarıdır. DILI, akut karaciğer yetmezliğinin en önemli nedenlerinden biri kabul edilmektedir. Günümüzde yeni ilaçların piyasaya sürülmesi ve diyet takviyelerindeki artış DILI yaygınlığını arttırmaktadır. DILI asetominofen, karbontetraklorür, çeşitli ilaçlar ve ksenobiyotikleri içeren bazı ilaçların toksik dozlarına maruz kalınmasıyla intrinsik DILI olarak ortaya çıkabildiği gibi, yaygın kullanılan ilaçların kullanımı sonrası öngörülemeyen şekilde de idiyosenkratik DILI olarak meydana gelebilmektedir. Özellikle idiyosenkratik DILI‘yi içeren mekanizma tam olarak aydınlatılamadığından DILI araştırmalarında deneysel modeller büyük önem arz etmektedir. Ayrıca DILI’nın başlangıcını, ilerlemesini ve geri döndürülebilirliğini yansıtan deneysel modellerin geliştirilmesi daha iyi ve daha güvenli ilaçların üretimine ve kullanımına büyük katkı sağlayacaktır. Yeni önlenebilir hücre kültürü model sistemlerinin üretimine rağmen, deneysel hayvan modelleri klinik öncesi araştırmaların kaçınılmaz bir parçasıdır. İntrinsik DILI hayvan modelleri teknik açıdan basitçe uygulanabilen modellerdir. İdiyosenkratik DILI doz bağımsız ve öngörülemeyen şekilde meydana geldiğinden mekanizması tam anlamıyla aydınlatılamamıştır. Bu nedenle idiyosenkratik DILI deneysel modellerinin uygulanmasında ön tedavi uygulamasına veya mutant model kullanımına ihtiyaç duyulabilmektedir. Bu araştırmada, çeşitli çalışmalarda deneysel modeller olarak kullanılmış ve kullanılmaya devam eden intrinsik ve idiyosenkratik deneysel DILI modelleri karşılaştırılarak avantaj ve dezavantajları ayrıntılı şekilde açıklanmıştır.