Abstract
Rock müziğin Türkiye’deki etkisi ve görünürlüğü 1980’lerin sonunda geçmiş yıllara oranla daha da artmıştır. Darbe sonrası dönemde siyasetten uzaklaşan gençlerin önemli bir kısmı müziğe tutunmuşlardır. Rock müzik de bu noktada gençlerin ilgi gösterdiği bir alan olarak öne çıkmıştır. Rock müziğe olan tutku, yalnızca bu müziğe olan ilgi ile sınırlı kalmamış, rock bir hayat tarzı olarak gençler arasında yaygınlaşmıştır. İnsanların rock’ı algılama biçimi ise farklılıklar göstermiş ve herkes rock’a farklı anlamlar yüklemiştir. Bazı insanlar rock’ı bir alt kültür olarak kabul etmiş, bazıları ise ona bir karşı kültür anlamı yükleyerek ondan çok daha büyük şeyler beklemişlerdir. Küreselleşmenin uluslar arasındaki akışı güçlendirmesi ile birlikte rock da zaman içinde endüstrileşmiş ve ona kimliğini veren ruhunu kaybetmiştir. Buna ek olarak rock’ın, ona karşı kültür yakıştırması yapılmasını sağlayan muhalif niteliğinin de bozulduğu söylenmiştir. Bu fikirler, rock müzisyenleri ve rock müzik dinleyicileri için paralel olarak gelişmiştir. Bu araştırma, Türkiye’de de belirgin şekilde gelişen bu sürecin daha iyi anlaşılması ihtiyacı olduğu düşüncesiyle yapılmıştır. Araştırma dahilinde, ilgili dönemi bizzat yaşamış ve hâlâ müzik sektöründe çalışan kişilerle mülakatlar yapılmıştır. Araştırmanın teorik altyapı açısından güçlü olması için ise konuyla ilgili literatür detaylı bir şekilde incelenmiş ve geçmişten günümüze uzanan derinlemesine bir analiz yapılmaya çalışılmıştır.