Abstract
Ünlem insanların günlük konuşma dilinde sıkça işlettikleri bir yapıdır. Ünlemler kızgınlık, üzüntü, keder, şaşkınlık, sevinç, heyecan gibi duyguların etkili bir biçimde ifade edilmesinde kullanılmaktadır. Duyguların ifadesinde kullanılan ünlemleri sadece söz ve ses birlikleri olarak ele almak onların ifade gücünün zenginliğinin ortaya çıkarılmasında yetersiz kalmaktadır. Konuşma dilinde ünlemlerle birlikte vurgu, tonlama, jest, mimik ve hareketler ünlemle birlikte ünlem kavramının içini dolduran diğer özelliklerdir. Yazılı dilde ise ünlemlerin tespit edilmesi sözlü dilde olduğu kadar kolay olmamaktadır. Günümüzde ünlem gruplarını inceleyen çalışmalara bakıldığında “Ey! Eyvah! Ya!” gibi belirli kalıplar çerçevesinde kurulan ünlem grupları tespit edilmiştir. Bu şekilde bir sınırlama ile yapılan çalışmalarda ünlemlerin yeteri kadar detaylı ve etraflıca ele alınmadığı görülmektedir. Sözlü kültür öğelerinin önemli birer kaynak olduğu gibi Türk dilinde ünlemlerin de ayrı ve özel bir konumu olmalıdır. Bu farklılığın belirlenebilmesi için de Türk dilinin temelini oluşturan eserlerin dikkatle ele alınması gerekmektedir. Bu çalışmada Dede Korkut Hikâyeleri arasında yer alan Duha Kocaoğlu Deli Dumrul hikâyesindeki ünlem gruplarının söz dizimsel açıdan incelemesi yapılacaktır. Söz konusu eserde hikâyenin kahramanı olan Deli Dumrul’un Azrail ve Tanrı’ya seslenmesi, anne ve babasına yakarışı, eşine vedası ve çevresindekilere hitabı ünlem kullanımı açısından zengin ve farklı bir içeriğe sahiptir. Eserde duygu ve durumlara göre değişen ünlemlerin hikâyedeki diğer sözcük ve sözcük grupları ile olan ilişkisinin incelenmesi ünlemlerin metin içerisindeki işlevlerinin belirlenmesinde önemlidir. Burada sergilenen yaklaşım ile konuşma dilinde sıkça kullanılan ünlemlerin ve ünlem gruplarının metin içerisindeki kullanımları da ortaya konulmuş olacaktır.

This publication has 1 reference indexed in Scilit:

  • Speech Acts
    Published by Cambridge University Press (CUP) ,1969