Abstract
Amaç: Çalışma, kanser hastalarının tamamlayıcı ve alternatif tedavi yöntemleri (TAT) kullanma durumlarının saptanması ve olası risklere ışık tutulması amacıyla gerçekleştirilmiştir. Gereç-Yöntem: Araştırmaya katılmayı kabul eden 260 gönüllü hastaya 20 soruluk bir anket, yüz yüze görüşme yoluyla uygulandı. Verilerin değerlendirilmesinde tanımlayıcı istatistikler ve ki-kare (χ2) testi kullanıldı. Bulgular: Şehir merkezlerinde yaşayan hastalarda TAT kullanımının kırsal bölgelerde yaşayanlara göre önemli ölçüde fazla olduğu (p=0,01) saptandı. Araştırmada hastaların %31,5’inin medikal tedavi sürecinde TAT yöntemlerine başvurduğu belirlendi. Bu hastaların %95,1’inin bitkisel ürünler, %3,7’sinin biyorezonans ve %1,2’sinin homeopati yöntemlerini kullandığı saptandı. Araştırmada TAT yöntemi kullanan katılımcıların %14,8’inin iki ayrı TAT yöntemini birden kullandığı tespit edildi. TAT yöntemlerinden bitkisel ürünleri tercih eden hastaların toplam 17 farklı bitki kullandığı saptandı. Araştırmada çörek otunun (Nigella sativa L.) hastalarca en fazla tercih edilen bitkisel ürün olduğu belirlendi. Prostat kanserli hastaların diğer hastalara göre TAT yöntemlerine daha fazla başvurduğu saptandı (ppp<0,01). Sonuç: Çalışmada, hastaların çeşitli TAT yöntemlerini çok sık ve bilinçsizce kullandığı belirlendi. Hastaların, bu yöntemlerin sağlıklarına olan potansiyel zararları hakkında daha ayrıntılı olarak bilgilendirilmeleri gerekmektedir.