Abstract
Maden hukukunda işletme ve devir hakkıyla beraber üç temel haktan birisi taharri hakkıdır. Madenin araştırılması faaliyetleri için verilen bu hak, arama ruhsatnamesinin çıkarılmasıyla başlar, işletme imtiyazı alınıncaya kadar devam ederdi. Osmanlı maden hukukunda bu süreçte taharri ruhsatnamesi alan hak sahibinin idareye karşı hak ve vecibeleri nizamnamelerle tespit edilirdi. Madenin ortaya çıkarılarak işletmeye hazır hale getirildiği faaliyetler, nizamnamelerde taharri hakkı olarak belirlendi. Maden hukukunda ilk düzenleme olan 1861 Maden Nizamnamesi’nde ana hatları oluşturulan taharri hakkı, sektörün ihtiyaçlarına göre 1869 ve 1887 maden nizamnamelerinde geliştirildi. Madenin araştırma aşamasının her yönüyle değerlendirildiği temel düzenleme ise 1906 Nizamnamesi ile gerçekleştirildi. Bu çalışmada madenin bulunması ile işletme ihalesinin alınması arasındaki süreci ifade eden taharri aşaması kaleme alındı. İdare ile bulucu arasındaki hukuku düzenleyen taharri hakkının maden nizamnamelerindeki gelişimi tematik olarak değerlendirildi. Osmanlı maden hukukunda taharri hakkı düzenlemeleri, eksiklikleriyle beraber; her maden nizamnamesinde geliştirilerek sektörün sorunlarına çözüm bulunması amaçlanmıştır.